5 Maddede Google Nasıl Google Oldu?

Birçoğumuzun ana sayfası olan Google hakkında çok fazla bilgiye sahip değiliz. Her gün karşımıza çıkan bu en yardımsever dostumuzun kim olduğunu, özelliklerini, arkadaşları olup olmadığını pek merak etmiyoruz sanki.  Google’da Google’ı arattık, yani Google’ı Googleladık. Evet, yaptık bunu ve bakın karşımıza neler çıktı.

1) Google aslında bir kelime değil!

Google, matematikle haşır neşir olanların tanıdığı bir terim olan Googol’dan (10¹⁰⁰ ) geliyor. Bazı efsaneler göre kurucuların, bazı efsanelere göre yatırımcıların Googol’u yanlış söylemesi üzerine bu isim ortaya çıktı. Bir başka hikâye ise kurucular, Sergey Brin ve Larry Page’in Googol kelimesi ile bilinçli bir şekilde oynaması sonucu ortaya çıktığı. Çünkü Googol sistemini sitelerinde kullanıyorlardı.

2) Bir projeden bir dünya markasına

Google, diğer çoğu başarılı girişimler gibi bir proje olarak ortaya çıktı. Stanford Üniversitesi’nde okuyan kurucularımız, okul için bir arama motoru yapmak için yola çıktılar ve Google’ı ortaya çıkardılar. Mark ve Facebook hikayesine ne kadar da çok benziyor?

3) Bir arama motorundan fazlası

Google deyince hepimizin aklına ilk başta arama motoru geliyor. Birkaç saniye sonra Gmail, Google Earth, Google Maps, Drive, Google +, Picasa, Google Translate geliyor. Haberine denk gelmediyseniz veya araştırmadıysanız YouTube’ın Google’ın bir ürünü olduğunu söylesem ne tepki verirsiniz? Peki ya Google’ın çılgın projelerinden bahsetsem? Örneğin, Driveless Car (Sürücüsüz Araba), Google Loon ve birçoğumuzun duyduğu Google Glass desem? Google Loon ne diye “Googlela”mayın, kısaca bahsedelim. Kablosuz internet bağlantısını balonlar aracılığıyla tüm Dünya’ya yayma fikri diye özetleyebiliriz. İnternet, yerden balonlara gönderiliyor ve balonlar interneti dağıtıyor.

4) Ofis değil eğlence parkı!

Google ofisleri, çalışanların rahatlığını, huzurunu ve akla gelebilecek her ihtiyacını karşılamak için dizayn ediyor ofislerini. Klasik ofis mantığından oldukça uzak olan bu eğlence parkları sayesinde çalışanların motivasyonları daha yüksek oluyor ve dolayısıyla verim artıyor. Neler mi ofislerde? Merdiven yerine kaydıraklar, uyuma kabinleri, oyun alanları, yeşil odalar ve daha nicesi!

5) Gelelim asıl soruya Google nasıl Google oldu?

Google, başarılı bir arama motoru olarak çıktığı markalaşma sürecini o kadar verimli geçirdi ki tezlere söz konusu oldu, hakkında makaleler, kitaplar yazıldı.

• Google, zihinlerde bir imaj bırakarak yola çıktı. İnsanlarda basit, kullanıcı dostu bir site algısı oluşturarak rakiplerinin önüne geçti.
• Görsel açıdan kullanıcı dostu. Estetik, aynı zamanda kolay bir görünüm sunuyor. Bazı günler Google Search sayfası birer estetik harikası.
• İnsanların günlük hayatlarına dokunuşlar yaparak adından sıkça söz ettiriyor ve kendisini herkese, her yerde, her zaman kullandırıyor. Bugün, çektiğimiz fotoğraflara Google Photos’tan bakıyoruz, aklımıza bir şey geldiğinde Google Keeps’e not alıyoruz, hatta Gmail’den arkadaşımıza gönderiyoruz. Bunun yanında Google Search sayfasında ülkelere, olaylara özel kullanılan doodle’lar (çizimler) sayesinde insanlarla bağlarını güçlendiriyor.
• Pazara agresif bir şekilde girmesi ve tüm Dünya’ya yayılma isteği Google’ı Google yapan faktörlerden birisi. Kendisini her yerde kabul ettirdi ve kullandırdı.

Google, tüm bu stratejilerin yanında kendisine ait bir kültür oluşturdu. Daha doğrusu bu kültür kendi kendine ortaya çıktı. Larry Page ve Sergey Brin, tek bir prensiple yola çıktılar “Don’t be evil.” (Kötü olma). Bunun yanında bir prensip demek doğru olmaz ama bir motto da vardı. “Google doesn’t obey rules.” (Google, kurallara uymaz.) Bu mottoyu Google logosunda görebiliyoruz. Kırmızı, sarı ve mavi ana renklerinin yanında bir ara renk olan yeşil kullanılıyor. Logonun tasarımcısı, yeşil rengi bu motto ile açıklıyor ve farklılığı ortaya çıkarıyor.

Kaynak: CEOTUDENT